21 Aralık 2009 Pazartesi

sergun'dan harika yeni yıl hediyeleri




bu bardak altlıklarını gördüğümde bayılmıştım.sergun'un hediye çekilişi yaptığını öğrenince ben de katıldım.katılmak isterseniz sizi de buraya alalım.herkese bol şanslar

rengarenk örtüm


herkese merhaba.elimde artan ipleri değerlendireyim,adına yakışır bir örtü yapayım dedim.iplerin çoğunu bitirdim;hatta diğer ördüğüm battaniyenimin iplerinden de kullandım.böyle renkli örtüleri çok seviyorum.diğer battaniyemi de bitiricem inşallah.örüyorum akşamları. zaten bu aralar sadece örgü örüyorum ve dvd izliyorum.hafta sonları günde 2-3 film izlediğimiz oluyor. çok keyif alıyorum.



minnoş hanım kuruldu tabii hemen örtünün ortasına.bayılıyor böyle örtülere.canım kızım benim:)

artık kızımın hareketlerini de hissetmeye başladım.ilkinde korktum.göbeğimde su fokurduyor gibiydi:)genelde yattığımda hareketleniyor.çok değişik ,çok güzel bir his.Allah tüm isteyenlere bu duyguyu yaşatsın diyorum ve herkese güzel bir hafta diliyorum...




20 Aralık 2009 Pazar

ineklerim*2


uyanalı 1 saat kadar oluyor.banyo yaptım.kahvaltı edeceğim birazdan.brunch oluyor değil mi bu saatte artık?aslında hiç adetim değildir geç kalkmak.ama gece pek uyuyamadım.sinirli yattım.kafamın içinde kavga edip,konuşup durdum.o an hallledebileceğim birşey değildi ama kendimi yiyip bitirdim,üzdüm.şu anda da çok farklı değilim.tv izliyorum,minnoşla oynuyorum ama kafam meşgul.
bari inek serime devam edeyim ,şenleneyim biraz dedim.inekli mutfak ürünlerini çok seviyorum.inekli eşyalarımın birazını burada yayınlamıştım.çoğu mutfak malzememi kolisinden çıkarmadığımdan elimin altındakilerden ineklileri buldum.inekleri çok sevdiğimi bilen bir arkadaşım hediye almıştı bu takımı.

19 Aralık 2009 Cumartesi

keçe bardak altlıkları


bu keçe bardak altlıklarını yılbaşı hediyesi olarak aldım.pembeler bizim,yeşiller hediye gidecek.fikir olur diye paylaşmak istedim sizlerle.

8 Aralık 2009 Salı

hello kitty bere


aslında başka şeyler yazacaktım ama biraz sinirliyim.hamilelikten dolayı ağlayıp zırlayıp duruyorum.normalde de duygusal bir insanım zaten.hamilelikte iyice duygusallaştım.

bahçede baktığımız kedileri yazmıştım size.bayramda kimse yokken işgüzar bir görevli tüm yavru kedileri bir kutuya koyup uzak bir yere götürmüş.duyduğumda zaten sinirlenmiştim.bugün de benim baktığım beyaz kediyi götürdüğünü öğrendim.günlerdir de kediyi arıyorum.hamileymiş.burada doğurmasınmış.sanane kardeşim.ne istiyorsun kediden?sana ne zararı var?bazen insanlar çok yoruyor beni.

bugün zaten hiç keyfim yoktu sabahtan beri.duygusal geçişler içindeyim.bir an gülüyorum bir an ağlıyorum.yorgunum.

bereyi minik kızıma yaptım.hello kittyi çok severim.çocukken çok şeyim vardı kittyli.
bereyi takabilmesi için kızıkonun büyümesi lazım;biraz büyük yaptım çünkü.inşallah o günleri de görürüm.doktor kontrolüne gitmediğim zaman-henüz onu hissedemediğim için-tedirgin oluyorum.iyi mi ,sağlıklı mı diye.haftaya ayrıntılı ultrsaonumuz var.doktoragitmeden önce 2 gün uyuyamıyorum zaten.ya kötü birşey çıkarsa,ne diyecekler diye.herhalde çoğu anne adayı benim gibidir.hele de böyle ilk bebek olunca...



27 Kasım 2009 Cuma

iyi bayramlar


her bayram bir yanım buruk olur.bayram sevinciyle çıkılan yolculukların sonunda ailece geçirilen trafik kazaları,kaçan bir ineği yakalamak için garibime yapılan işkenceler,huzurevlerindeki yalnız yaşlılar,yurtlardaki kimsesiz çocuklar,kurban bayramında eş dost verirse evine et girecek aileler, çocukları,torunları olmasına rağmen bayramlarda kapısı çalınmayan anneler,babalar,daha neler neler.
bu olumsuzlukların azaldığı,çevremize,ailemize,doğamıza,tüm canlılara daha şefkatli,hoşgörülü,duyarlı olacağımız bayramlar diliyorum herkese.




26 Kasım 2009 Perşembe

mis kokulu kuş



bir boyalı kuştum

bir boyalı kuştum ben

umut ettim çok

çok hayal kurdum

yükseklerde uçtuuuummm

nerden geldi aklıma bu şarkı şimdi bulutsuzluk özleminden.kuştan etkilendim heralde.
bu kuşu burdan görüp yaptım.bu hatunun yaptığı şeylere bayılıyorum zaten.rengarenk ,cıvıl cıvıl.içine de lavanta doldurdum.mis kokulu kuş oldu:)



24 Kasım 2009 Salı

bütün kızlar toplandık:)




bugün bebişimizin cinsiyetini öğrendik.kızımız olacak!!!
bu gece eşim de yok.ben,kızım,minnoş kızım beraberiz:)


23 Kasım 2009 Pazartesi

havuç-patlıcan



herkes bebeği olacağı zaman patik,yelek,battaniye örer.ben oyuncak örüyorum:)patikle battaniyeyi örebilirim de yelek örmeyi bilmiyorum:)onu da anane,babanesi yapar zaten.

bu oyuncakları cuma akşamı ördüm.eşim şehirdışındaydı.heyecenla gelmesini bekliyordum.ama vakit geçmiyordu.elimdeki iplerin renklerine bakınca patlıcan ve havuç örmeye karar verdim.örerken de çok eğlendim.zaten bunlar basit sayılabilecek amigurumiler.çabuk bitiyor.
herkese iyi haftalar diliyorum.ben yarın doktora gideceğim.çok heyecanlıyım.cinsiyetini öğrenebileceğiz inşallah:)

22 Kasım 2009 Pazar

sokaktaki kediciklerim


bu iki kedicik bizim bahçede beslediğimiz kedicikler.beyaz olan dişi.doğum yapmış.yavruları da geziniyor ortalıkta.tekir olan erkek.ben buraya yeni geldiğimde küçücüktü.bahçede bir sürü kedi var.hele yavrular inanılmaz sevimli.ama en çok bu ikisi bize misafirliğe geliyor.hergün pişirdiğim yemekten koyuyorum camın önüne.süt ve su da koyuyoruz.artık bize alıştılar.şımarıklık bile yapıyorlar bize.
minnoş bu duruma gıcık oluyor.kıskanıyor.ankara'da 4.katta oturduğumuz için camdan baksa bile kedileri görmüyordu.burda bahçe katı olduğu için camdan bakarken kedileri görüyor.tıslıyorlar karşılıklı.ilk gördüğünde camdan dokunmaya çalışıyordu,kokluyordu.bizim beslediğimizi farkedince tıslamaya başladı.bana da pati attı bir kere kızıp.


ne tuhaf değil mi?tek farkları onların dışarda bizimkinin içerde olması.dünyanın adaletsizliği karşısında insan bazen korkuyor.sokakta yaşayan her canlı için hayat gerçekten zor.bu soğuk günlerde aç,üzerinde doğru düzgün giysisi olmayan ne çok insan var kimbilir.benim bulunduğum yerde(şehir merkezi dışında bir kampüs içindeyiz.in cin top oyunuyor.) böyle bir durum olmadığı için hayvanlara yardımcı olmaya çalışıyorum ben de.hiçbir yemeğimi çöpe atmıyorum.yemekteyiz programında da artık yemekler barınaklara götürülüyormuş.umarım göstermelik değildir.gerçekten barınaklara gidiyordur.bir sürü insan açken milletin yemeklerin ucundan azıcık yiyip beğenmemesi çıldırtıyor zaten beni.

20 Kasım 2009 Cuma

ayça'nın hediyeleri




ayçacım hediye şenliği başlatmış.her pazartesi hediye dağıtacak.katılmak isteyenler bu gece 00:00'a kadar başvurmalı.
pasajında en beğendiğim ürünlerden biri bu sevimli el çantası.hele o minicik mandalları yok mu:)ayça'nın pasajına muhakkak uğrayın.ne ciciler var görün.katılan herkese bol şanslar:)

16 Kasım 2009 Pazartesi

minnoşun keyfine bak sen

oturup dizi izliyoruz.bizimki mırmır dedi bir iki miyavladı.geldi benimle eşimin arasına yattı.beni sevin diye:)bir mutlu aramızda yatarken.bu hali öyle şekerdi ki.paylaşmadan geçemedim.bebek gibi de yattı bütün patiler havada.sıpa bu ya.sevilmez de napılır Allah aşkınıza?

14 Kasım 2009 Cumartesi

uzun bir aradan sonra merhaba

kaç kere başlayıp yarım bıraktım bu yazıyı.yazacak çok şey var.ama ben de yazacak iştah yok nedense.bir de hep uykuluyum.odaklanamıyorum hiçbirşeye.hemen sıkılıyorum,yoruluyorum.kafam dağınık biraz.detaylar az sonra...

yazmayalı hayatım bir hayli değişti.yaşadığım il,işim,evim,çevrem.en önemlisi ben.eylül'ün başında hayatımı anlamlandıran,bizi çok sevindiren bir haber aldım.ANNE OLUYORUM!!!Kocacımla benim bir parçamız,minicik bir bebişimiz olacak.ikiz şüphemiz vardı ama netleşip tek olduğunu öğrenince biraz rahatladık.o da güzel birşey ama eminim çok zor bir durum.hele benim gibi çalışan anneler için.
hamilelik çok değişik,farklı bir duygu.15.haftadayım şimdi.haftaya üçlü tarama var.heyecanla bekliyorum.ultrasonla bebeği göreceğiz.hele kalp atışlarını dinlettikleri zaman çok tuhaf oluyorum.çoğunda da ağlıyorum:((( göbüşüm de büyüdü:)akşam 8'de uyuyakalıyorum.uykucu şirin oldum:)bebişime anı defteri tutuyorum.yaşadıklarımı anlatıyorum ona.

ilk dönemlerimi biraz zor geçirdim.evime taşınamamıştım.lojmanın çıkması 1 ay sürdü nerdeyse.burda yeni tanıştığım bir arkadaş da kaldım o sürede.Allah razı olsun.sürekli seyahat ediyordum.bu yüzden birkaç kere rahatsızlandım ama artık taşındığımız için rahatım.mide bulantıları de korktuğum kadar çok olmadı.normalde kokusunu sevmediğim yemeği yemem;kokuya karşı çok hassasımdır.ilk dönemlerde sadece diş fırçalarken ciddi bulantım oldu.şimdi o da azaldı.ve deli gibi patlamış mısır aşerdim.burnuma kokup durdu.hala da kokuyor:)bulunduğumuz yer şehir merkezinden dışarda olduğı için mısır depoladık:)mikrodalgada patlatılan varmış.onu keşfettik bu vesileyle.bayağı pratikmiş.

tabi bu güzel durumların yanında beni üzen olaylar da oldu yazmayalı.taşındığımız günü ertesi minnoş cam açıkken kedilerin peşinden koşup gitti:( bütün gece uyumadık.bakmadığımız yer kalmadı.kampüs içinde lojmanda olduğumuz için bütün görevlilere resmini gösterip yardım istedik.eline kediyi alan ebru hanım bu sizin kediniz mi diye getirdi.hepsinde heveslenip sonrasında yaşadığım hayal kırıklığı çok kötüydü.veterinerimiz birkaç gün gelmeyebilir.sokağın tadını çıkarır dedi.ama benim şaşkoloz kızım ertesi gün gittiği saatte geri geldi:)ama ben o 24 saat içinde ne kadar gözyaşı döktüğümü bilmiyorum.en kötüsü çevremde beni bu durumdayken anlayan kimsenin olmaması idi.eşim dışında tabii.oh iyi olmuş,bebekle olmaz zaten diyen mi ararsın,bir kedi için bu kadar ağlanır mı diyen mi.dalga geçen mi.telefonu kaybolunca ya da değer verdiği birşey üzülen insanoğlu sözkonusu bir canlı olunca nasıl bu kadar duyarsız olabiliyor aklım almıyor doğrusu.
ayçacığıma burdan özel teşekkür etmek istiyorum.onunla konuştuğum da hep içim rahatladı.çok teşekkürler canım.

ve diğer bir durum.TOKSOPLAZMA.toksoplazma bir bakteri.hamilelikte bu bakteriyi almamanız gerekiyor.anne bebeğe de geçirirse bebekte ciddi problemler olabiliyor.hamile olmayan bir insan bu bakteriyi aldığında grip gibi atlatıyor.ve bir kez bu bakteriyi alırsa bağışıklığı oluyor.bir daha toksoplazma alma şansı yok.tabi bu durumun beni ilgilendiren kısmı bu bakterinin kedilerin dışkısıyla da insanlara geçebilmesi.diğer hayvanlar da etleri uygun şekilde pişirilmezse bulaştırıyorlar.hastalık insana iyi pişmemiş,çiğ et,iyi yıkanmamış yeşilliklerin yenmesiyle ya da toksoplazmanın doğrudan ağızdan yutarak alınmasıyla geçiyor.ama toksoplazma deyince herkesin aklına ilk önce kediler geliyor.kediler genelde bebekken geçiriyorlarmış.kuru mama yiyen,dışarıya çıkmayan,fare,kuş avlayıp yemeyen,parazit tedavisi düzenli yapılan ev kedilerinde bu parazitin görülmesi neredeyse imkansız.kedinin tuvaletini temizledikten ,çiğ et elledikten sonra ellerinizi yıkamanız gerekir.kediler de insanlar gibi bir kere toksoplazma aldıktan sonra bir daha geçirmiyorlar.konuyla ayrıntılı bilgi
burada.
benim de testlerim de toksoplazmam negatif çıktı.yani geçirmemişim.geçirmiş olsam herşey süper olacaktı.bir daha geçiremeyeceğim için.şimdi dikkat etmem gerekiyor.dışarda yemek yemiyorum,minnoşun tuvaletini temizlemiyorum.önlemlerimi aldım.ama doktorum kedimin evden uzaklaşması gerektiğini söyledi.ev kedisi olduğunu ve diğer bütün hususları anlatmama rağmen ikna edemedim.bildikleri toksoplazmanın tüyden geçtiği.hiçbirşey bilmiyorlar.insanı bebeği ile kedisi arasında tercihe zorluyorlar.öyle zor ki.

ve minnoşu benden aldılar.15 gün kadar bir arkadaşımızda kaldı.ara ara gidip gördüm.ama psikolojim oldukça bozulduğu için geri aldık.minnoşa da kan tahlili yaptırdık.el altından yapılıyor kedilerin testleri de.elinize bir belge veremiyorlar.sözlü söylüyorlar.düşük bir oranda pozitif çıktı.kediler bir kere geçirirlerse uzun süre aynı oranda pozitif kalıyormuş.veterinerimiz de çok büyük ihtimalle eskiden geçirmiş olduğunu söyledi.emin olmak için bir daha yaptıracağız.aynı şekilde çıkarsa korkulacak birşey yok.şimdi onu bekliyoruz.inşallah birşey çıkmaz.internette bu konuyla ilgili okumadığım yazı kalmadı.hepsi de aynı şeyleri yazdığı için içim rahat.ama halkımızın hep kulaktan dolma bilgileriyle herşeyi bilen halleri yok mu.beni hasta ediyor.bu süreçte her kafadan bir ses çıktı tabii.tüyü kist yapar,bebeğe zarar verir,nasılsa bebek doğunca vereceksin şimdiden ver kurtul.ooof bu muhabbetten gerçekten sıkıldım.eminim evinde evcil hayvan besleyen herkesin duyduğu,bunaldığı sözler bunlar.

içimdeki herşeyi döktüm sizlere.bazen insanın yakınındakiler kendisini anlamıyor.umarım beni anlamışsınızdır.ay ne çok yazmışım.iyi geldi ama.
cuma akşamı eşimin dedesinin vefat haberini aldık.eşim adanaya gitti.çok tonton bir dedeydi.4-5 kere gördüm ama çok sevmiştim.Nur içinde yatsın.Toprağı bol olsun.her ölüm haberiyle insan bir kere daha herşeyin boş olduğunu anlıyor.gel gör ki bir zaman sonra yine günlük telaşların peşinde oluyor.öyle olmazsa da kendimizde güç bulamayız herhalde sevdiklerimizi kaybettikten sonra.

evet benden son haberler böyle.bundan böyle arayı bu kadar uzatmayacağım.düzenimi kurdum nasılsa.sevgiyle kalın:)

24 Eylül 2009 Perşembe

puzzlelar bitti:)



buradaki yazımda anlatmıştım bu puzzleları.sonunda bittiler ama nasıl?küçük olanı 1.5 günde bitirmiştik.diğerleri ile birlikte çerçeveletiriz diye bekletiyorduk.kedili olan bayağı bir süre masanın üzerinde durdu.yüzüne bakmadık aylarca.birgün arkadaşlarımız gelmişti.masanın üstünde görünce" yapmıyorsanız biz yapalım;çok seviyoruz puzzle yapmayı "dediler.tabii biz bu fikre bayıldık.1 hafta sonra puzzle hazırdı.ikisini de çerçevelettik.1 tane de kutusunda hiç açılmamış 2000lik var.onu da yapalım isterseniz diye teklif ettiler.belki hevesimiz gelir ;yaparız diye daha vermedik.ama bu aralar zaten hayatımız oldukça karışık olduğu için zor görünüyor yapmamız:(
dost kitabevine gitmiştik geçen hafta minnoşun takvimini almak için.kedili puzzleın başka bir versiyonunu gördük.eşim sanki yapıyormuşuz gibi tutturdu alalım diye.ufak bir kararsızlıktan sonra vazgeçtik ama çok güzeldi gerçekten.komiğiz yani.bitmiş halini çok sevdik ya sanki alınca yapabileceğiz:)
veee güzel kızımızın takvimdeki resmi.
kuzguna yavrusu güzel görünürmüş ya.herhalde herkese kendi çocuğu,eşi,kedisi,köpeği,v.s. çok güzel görünüyordur.takvime bakarken bazı yazılar çok duygulandırdı,bazıları güldürdü beni.bir kedi sahibi bir slogan yapmış;çok hoşuma gitti.
HER EVE BİR DÖRT AYAKLI!

19 Eylül 2009 Cumartesi

iyi bayramlar


işte geldim burdayım:) ara ara takip etmeye çalıştım sizleri ama işyerinden çok rahat olmuyor.daha da taşınamadım.bazı pürüzler çıktı.bayram ertesine kaldı.kolilerimizle mutlu mutlu yaşıyoruz.iki şehir arasında gidip geldiğimden yeni,yorucu,özlem dolu,farklı bir dönemdeyim.
minnoşum 1 haftadır beni görmüyor ya yavrum yine patisindeki tüylerini yolmuş.dün akşam beni karşılayışını görmeliydiniz.hem miyavlıyor,hem sürünüyor.yarım saatten fazla sürdü koklaşmamız.orda sokak kedilerini besledim,sevdim kızımı özledikçe. eşimin,evimin özlemi ayrı zor.ama Allah böyle ayrılık versin napalımidare edeceğiz artık.
herkesin bayramını kutluyorum.herkes sevdikleriyle güzel bir bayram geçirir inşallah.

7 Eylül 2009 Pazartesi

kısa bir ara...




taşınma ve şehir değişikliği nedeniyle bir süre buralarda olamayacağım:(

beni özleyin anacım

bye:)

6 Eylül 2009 Pazar

minnoşun halleri

nasıl yatıyorum öyle?patiler havada,daracık da bir yer.burada yatınca annem kraliçe tahtına çıktı diyor:)



örtünün altına saklanmaya,uyumaya bayılırım
güneşlenmeyi çok severim.akşam güneşi güzele vururmuş:)

oturduğum yerde uyuyakalmışım:)


annemle uyumaya bayılırım:)







5 Eylül 2009 Cumartesi

pembe çiçekli tepsi

bu tepsiyi teyzeme yaptım.yıllar önce ona ahşap boyama tepsi yapmışım.yapmışım diyorum ben hatırlayamadım.yaşlanıyormuyum ne? tepsinin sapı kırılmış.teyzem de çok üzülmüş.ben de üzülmesin diye ona yenisini yaptım.bayram hediyesi:)

4 Eylül 2009 Cuma

yaka-kolye



bu yakayı ananemin eşyaları arasında bulup ben bunu kolye olarak takarım diye almıştım.ananem gençken pek modaymış böyle yakalar.bir iki kere taktım ama sanki üstünü süslesem daha mı iyi olur diyorum.yuvarlaklarla,çiçeklerin içine birer inci mi kondursam?siz ne dersiniz?

3 Eylül 2009 Perşembe

yüzük

bu yüzüğü yapalı 3 yıldan fazla oluyor.yapımı gayet basit.lastik misinaya boncukları ve içi taşlı malzemeyi dizip bağlıyorsunuz.aynı şekilde yaptığım incili bilezik için iki tık tık


2 Eylül 2009 Çarşamba

ineklerim*1


inek tutkumdan kreativ blogger miminde bahsetmiştim.hazır evi toplarken daha kaldırmadığım birkaç ineğin fotoğrafını çekip paylaşayım istedim.sırayla baharat takımı,kumbara,tereyağ bıçağı,tahta kaşıklık,kürdanlık.
bunlar buzdağının görünen kısmı diyelim.artık yeni evde de kolileri açtıkça resim çekerim:)

28 Ağustos 2009 Cuma

çiçek süslerim



Bu çiçek-saksı süslerini yapmaya yeldanın şu yazısını okuyunca karar verdim.geçen cumartesi arka arkaya 3 film izledik.(Avusturya,ulak,Tanrının vadisinde.üçünü de çok beğendim.Avusturya da çok ağladım.)filmleri izlerken ara ara yaptım bunları.çok da sevdim.



artık bir süre birşey yapamam zaten.malum taşınma durumları.sarı kuşu eşim için yaptım.sarı kanarya fenerbahçe:)






26 Ağustos 2009 Çarşamba

ödülüm







en başta beni bu ödüle layık gören pinkdaisy(pinkdaisy.blogcu.com)'e çok teşekkür ediyorum.


Ödülün Kuralları :
1=Sizi ödüllendirene teşekkür edin.
2=Sizi ödüllendirenin linkini yayınlayın.
3=Ödülün logosunu yayınlayın.
4=7 yaratıcı arkadaşınızı ödüllendirin.
5=7 blogun linkini yayınlayın.
6=Ödüllendirdiklerinizi haberdar edin.
7=Kendiniz hakkında 7 ilginç şey yazın
.



takip ettiğim çoğu blog ödülünü aldığı için ödülümü kimseye devredemiyorum:( ödül almayan tüm blogculara gönderiyorum.

gelelim ilginçliklere;

1.tek sayıları hiç sevmem.tek sayılı hiçbirşey yapmam.poğaça bile yapacaksam çift sayı kadar olacak.
2.çıldırtıcı bir simetri hastalığım var.üniversite sınavında kalemleri düzeltmekten sorulara başlayamamıştım.
3.kapalı alan korkusu yüzünden asansöre binmem.11 kat çıkmışlığım vardır:)elim doluysa torbaları asansöre koyup kendim merdivenle çıkmışlığım da vardır:)

4.mükemmelliyetçiyim.kendime dünyayı dar ederim bazen.tabii insanlara da :)

5.solağım.bence ilginç değil ama insanlara hep ilginç geliyor.solak solak nasıl böyle güzel yazıyorsun diye:)ben de gülüyorum.ama daha ilginci okulda tahtada sol elle yazamazdım.sağ elle yazardım.

6.hafızam çok iyidir.en küçük detaya kadar hatırlarım.doğum günlerini hiç unutmam.arkadaşlarımın eşlerinin bile doğum günlerini bilirim.

7.inek hastasıyımdır.mutfağım ve evimin bir çok yeri inekli objelerle dolu.tabaklar,kumbaralar,magnetler,baharatlık takımı,tuzluk,çerçeve,kaşıklık,...makinam hala gelmediği için çekemiyorum resimlerini ama başka bir yazıda çeker gösteririm ineklerimi.

işte böyle.şimdi şöyle bir okudum.takıntılıyım ben galiba:)

25 Ağustos 2009 Salı

baykuş yaptım



bilgisayarıma indirmişim bu baykuşu bir ara.yabancı bir siteydi ama adını bilmiyorum.hem kolay hem sevimli bir baykuş.eski bir örtüden keserek komşumuzun oğluna yaptım.ilk tepkisi" anne ben baykuşumu çok sevdim" e bu da bana yeter zaten.
bu aralar ev topladığım için her yer her yerde.kafam,evim karmakarışık.daha işe ne zaman başlayacağım,lojmanım olacak mı belli değil.hiç de sevmem böyle belirsizliği.ama napalım bekleyeceğiz.
belim de ağrıyor.komşularla mantı yaptık dün.benim ilk deneyimimdi.ve son:)5 saat mantı büktük.(böyle bir terim varmış.bugün öğrendim.olayın dışında olunca)
durup durup da ağlıyorum.ev taşımak,yaşadığın yerden ayrı bir şehre gitmek zor:(
bu yaşıma kadar bir çok kere böyle durumlar yaşamama rağmen yine de üzülüyorum.
ankara'yı sevmiyorum diye diye ankara'dan gidiyorum ama tabii bir şehri anlamlandıran orda yaşadığın ilişkiler,dostluklar.
bir de eşimle artık haftada 3 gün görüşebileceğiz.belki içten içe ona da bozuluyorum.ona çaktırmamaya çalışıyorum ama :(
en iyi dostum minnoş.bir de kedilere nankör derler:)o olmasa evde de yalnız kalamam zaten.bakalım o yeni evimize hemen alışabilecek mi?zannetmiyorum pek. yine tüylerini yolmaya başladı çünkü:(

iyice içimi döktüm size.rahatladım.hadi ben işlerime devam edeyim artık...


kitap bağışı

bugün mail olarak geldi bu duyuru.en azından ankara'da olanlar destek olabilirler.ya da ankara'da tanıdığı olanlar haber verebilirler.şu anda taşınma evresinde olduğum için herşey ortada.dün bir sürü kitap da ayırmıştım.bugün götürmeyi düşünüyorum onları.

21 Ağustos 2009 Cuma

pembiş cüzdanlar


bilgisayarda yazımı hazırlıyorum;resimleri düzenliyorum.birden minnoş'un 15-20 dakikadır ses çıkarmadığını farkettim.şimdi ne var bunda diyebilirsiniz.bizimki sessizse ya uyuyordur ya da muzurluk yapıyordur:)öğlen minnoş uyurken camları açmıştım ama kapamamışım.
minnoş sesi soluğu çıkmıyorken camın dış tarafına çıkmış oturmuş;etrafı izliyor bir güzel.ev 4.katta.yüreğimi ağzıma getirdi. neyseki sakin davranıp onu içeriye aldım.mimlidir de minnoş kuşların peşinden atlamaya çalışmak konusunda:)

gelelim cüzdanlara.cüzdanları yapalı epey oldu.üsttekini kendime, alttakini ayçaya yapmıştım.fotoğraf makinem daha gelmediğinden yeni yaptıklarımı paylaşamıyorum:(



kafam dağınık bu aralar.(bknz.cam olayı)

herkese hayırlı ramazanlar ve güzel bir hafta sonu diliyorum.



19 Ağustos 2009 Çarşamba

İSTANBUL'A 3.KÖPRÜ İSTEMİYORUZ



17 yaşına kadar İstanbul'da büyüdüm.Ankara'da yaşayan bir insan olarak da hep İstanbul'u özledim.doğası,tarihi güzellikleri,herşeyiyle istanbul başka türlü bir şehir.en son İstanbul gezimizde Emirgan korusunda yürüyüş yaptık eşimle.sincapları gördük;çiçeklere,ağaçlara hayran kaldık.niye böyle bir yer Ankara'da yok diye iç geçirdik.

şimdi istanbul'a 3.köprü gündemde.Proje kapsamında Alibeyköy, Fatih ve Belgrad Ormanları, Polonezköy Ormanları tahrip olacak. su havzaları yok olacak.trafiğe çözüm olacak mı?hiç sanmıyorum.
insanoğlunun doğayla bu mücadelesi,doğayı yok etme çabası niye?bizim anlayamadığımız anlaşmalar,savaşlar,ticari durumlar nedeniyle gün geçtikçe herşeyi yok ediyoruz.bunun sonu yok galiba.doğanın dengesini bozuyoruz.
bu konuyu hatırlatan ve yazan öykü ve blogunda okuyup yazmaya karar verdiğim ayçaya ,ve yazan herkese teşekkürler
İSTANBUL'A 3.KÖPRÜ İSTEMİYORUZ.

mardin yaz olulundan mektup geldi:)


teşekkürler
bize bu yaz okulunu açtığınız için çok teşekkür ederiz.özellikle bu mahallede açtığınız için.çünkü yakın bi de bize servis tuttuğunuz için ve bütün malzemeleri öğretmenlerimize çok teşekkür ediyorum.
kadergül taş

tatilden döndük.posta kutusunda faturaların arasında bir zarf.ne zamandır kimseden mektup almadığım için şaşırdım.eşyayı eve atar atmaz okudum.gözlerim doldu.eşime okuttum.ve bu mektubu paylaşabilmek için fotoğraf makinesi buldum bir yerlerden.iyi ki de o koliyi yollamışım dedim kendi kendime...

100.yazı


100.yazı olmuş.darısı 200.yazıya diyelim:)beni izleyen ,okuyan herkese teşekkür ederim.hergün ilk iş kimler neler yapmış, neler yazmış diye blogu açıyorum.iyi ki varsınız.
100.yazıda sizlere cunda kedileriyle başbaşa bırakıyorum.3 kediciğin resmini çekmişim.diğer resim şeytan sofrasında günbatımı.güneş batınca herkes alkışladı.adet öyleymiş.bana komik geldi bilmem.
"aferin bugün de güzel battın güneş "
bana poz veren inanılmaz oyuncuydu.oturduk onu izledik.yaprakların peşinden koştu durdu.sandalyede yatanları taş kahvede çektim.tıklım tıklımdı ama sadece kediciklerin yattığı masa boştu.kimse de oraya oturmadı.onları rahatsız etmemek için.beyazlı kedi de balıkçıda uyuyordu.

tembel ebrulikedi


herkese merhaba.pazartesi akşamı tatilden döndük.ama ben hala tatil havasındayım.eşim bugün işe başladı.bu yüzden bana pazartesiymiş gibi geliyor bugün. gözüm hep yatakta, uykuda:)yapılacak o kadar çok işim var ki.taşınacağım ;evi toparlamam lazım.dün bütün gün çamaşırla uğraştım.yıka,topla,ütüle.şimdi biraz dolapları karıştırayım,atılacakları atayım diyorum ama dolap kapağını açmamla kapamam bir oluyor.bugün tembelliğim üstümde.

zaten fotoğraf makinem de bursa'da kalmış.pazartesi gelecek.ekleyeceklerimin resmini çekemiyorum:(

bir de tebligat bekliyorum.kimbilir ne zaman gelir?bütün işlerim o tebligatın gelmesine bağlı.yeni işime başlamam,evi taşımam,...

ben en iyisi biraz yatayım.kendime gelirmiyim acaba?

8 Ağustos 2009 Cumartesi

adana-yayla-feke

















burası eşimin memleketi feke.adana'nın ilçesi.aslında burası fekenin yaylası.böyle çiçekler,kelebekler,ormanın içinde sakin,sessiz bir yer.karacaoğlan'ın memleketi.fekenin gökçeli köyünden.
son resim de bendeniz ağacın altında otururken belli belirsiz.

samsung netbook ve duygusal kedim minnoş










günlerdir beklediğim an geldi. eşim söz vermişti.yeni işimi kutlamak için bu küçük netbooku alacağına.bugüne kadar onun kullanıp eskittiği,üstünü çizdirdiği,eski laptopu kullanıyordum.hatta datron yazısının R'si düşmüştü.zaten simetriye takığım:)bimeks'de de kampanya olunca emektar datronumu 350 tl'ye verip bu küçük cici oyuncağa 250 tl'ye sahip oldum.dünden beri kurcalıyorum.şarjını bitirdim sonunda.şimdi şarj olmasını beklerken eşimin laptopından yazıyorum.kıskanç şey durmadı tabi o da kendine yeni bir laptop aldı.onunki de güzel.özellikleri de iyiymiş.ben teknolojiden çok anlamam da:(





benim canım kızım biz yokken üzülmüş,sıkılmış.arka patisindeki tüyleri bir güzel yolmuş.şu anda yakalıkla gezmesinin sebebi bu.ve tabii ki hiç mutlu değil bu durumdan.bu kedi niye bu kadar hassas???bir de kedilere nankör derler.yalan kardeşim yalan.şimdi sakin,durgun bir kedi oldu.kendini yalayamadığı için sürekli sevilmek,taranmak istiyor.normalde asla çıkmayacağı kucağımdan inmez oldu.pazartesi tatile gideceğimiz ve ne yazık ki onu götüremeyeceğimiz için bu durum beni çok üzüyor.ama bacağını daha kötü bir hale sokmaması için onu takması şart:(